Türkiye Ekonomisi ve Gelecek Baklentiler!

İbrahim Polat
4 min readMay 18, 2023

--

Türkiye’de Ekonomi politikasinda Heteredoks para politikasından, Ortodoks para politikasına tekrar geçiş olacak ve mali disiplin, liralaşma stratejileri ile kontrol altına alınabilecek mi?

Paranın devir hızı, ekonomik büyüme için önemlidir. Para, ekonomide yeterince dolaşmazsa, yatırımlar düşer ve büyüme yavaşlar.
Ama kredi hacmi ve para arzı artarken devir hızı artar ise bu yüksek enflasyon getirir.
Sadece para miktarının artması enflasyon için yeterli değildir.

Son yıllarda yaşanan kredi hacmi büyümesi temel problem. (Heteredoks, kontrollü genişleyici politika.)
Bunun faizi ise ikincil bir konudur.
Çıktı açığı bir ülkenin potansiyel büyüme oranına göre nerede olduğunu gösterir.
Biz fazladan büyümeye, esasta faizi düşürerek değil, kredi hacmini arttırarak yükleniyoruz.

Artan kredi hacmi enflasyonu tek başına getirmiyor.
Ama artan kredi, yatırım ve talep ile hem paranın devir hızını hem de dış ticaret açığını arttırıyor.
Paranın hızı ile artan enerji ihtiyacı, cari açık ve artan kur ile birleşince hem talep hem de maliyet enflasyonu başlıyor.

Para, ekonomik büyüme için gerekli bir araçtır ancak yeterli değildir. Para, yavaşça dolaşan bir nehir gibidir. Suyun yavaş aktığı bir yerde, hızlandırmak için daha fazla su getirmeniz gerekebilir.

Bizim temel eksikliğimiz budur.
Artan kredi hacminde paranın devir hızını düşürmek veya kontrol etmek gerekir.
Çok büyük kredi hacmi artışlarında ise bu pek mümkün değildir ve enflasyon tarafında ipler elinizden kayı verir.
Engelleyemezsiniz.
Şimdi kredi hacmini düşürmek şart.

Zor bir dönem.
Yavaşlama mecbur.
Deprem bölgesine kaynak mecbur.
Kredileri artırmazsın.
Sorun işsizliğe kalıyor.
Tek teşvik edilecek taraf istihdam olmalı.
Kalan her taraf yavaşlamalı.
En ufak bir cari açık artışına yerimiz yok.

Mevduat faizleri şimdiden %40’a çıktı ise kur tarafının aşırı gidişine karşı durulacak.
Bu artış zaten fiyatlara yansıtılmış durumda mı ona bakacağız.
Mevduat Faiz ile Enflasyon ilk defa eşitleniyor.
Krediler kesildi.
Cari açığı düşürmek için daha sert olmak gerekebilir.
Mecbur !

Akaryakıt fiyatları Uluslarasi fiyat bazinda, geçen senenin altında. Bu enflasyonu bir miktar baskilıyor. Doğal gaz fiyatları ve tarımda mevsim etkisi ile haziranda ~38 gibi enflasyon göreceğiz.
Sonra da Eylül + Ekim ~%7 benzer.
Ama seçim sonrası kur yukarı gittiğinde nerede duracak ?

Fotoğraf şu;
Bütçe sonuçları, Merkez Bankasına göre daha iyi idi.
Şimdi Deprem , seçim ve EYT ile bütçe tarafı da çizgide. Haziran sonrası kamuya ek bütçe lazım.
Yıllardır süren Altın alımı bütün dolar likiditesini bitirdi.
Yastık altı haddinden fazla şişti.
Enflasyon korkusu ile harcamalar öne çekildi.
Ne olacak?

Iç borç tarafı çok kötü değil.
Dövizde o kadar çok vatandaş alımı oldu ki bir miktar yükselirse 28/30 lira satıcı gelir.
Bütün bunlar için önce M2, M3 para arzı Kredilerin durdurulması ile kontrol altına alınmak zorunda.
Bu hem kur hem enflasyon için baskılayıcı olur.
Mevduat faizi ~35-42.

Bu ilk etaptaki pozisyon.
Eğer cari açıkta ve Altın talebinde olumlu sinyaller gelir ise ne alâ.
Yoksa daha sert oranlar.
Bütçe yeniden ele alınacaktır.
Hiçbir ek harcama için yer yok.
Kamuya Ek bütçe mecbur.
Aslen ekonomi yavaşlayacağı için zam ve ek vergiler tarafına da yüklenmek gerek.

Turizm gelirleri ancak bir kaç ay destek olacak.
Zaman kazandırır.
Bu dönemde dünya da yavaşlar ise enerji fiyatları çok yükselmez ve ekstra yük gelmez.
Aksi sorun olur. Ama enerji fiyatları dünyadaki canlanma ile artar ise bu ihracatı da arttırır.

Geriye kalan ihracat artışı.
Ihracat büyümeye +
Ithalat büyümeye - yazar.
Sonuçta ithalatı bir miktar azaltıp, ıhracatı bir miktar arttırıp büyümeyi hiç olmaz ise pozitif tarafta tutabiliriz.
Ama azalan ithalat vergileri de etkiler.
O da ayrı konu.

Velhasıl bu zor dönemi;
Ekonomiyi hızla yavaşlatıp, cari açığı ve enflasyonu tutarak yönetebiliriz.
Dış kaynak tabi ki önemli.
Ama cari açık azalıp enflasyon eylül ekimde %35 civarına yol alırsa %30-40 Mevduat faizi para akımını normalleştirebilir.
Yaz sonrası istihdam teşviği.

Tüm bunlar için mecbur olanlar:

1) Yüksek piyasa kredibilitesine sahip Merkez Bankası Başkanı.
Aksini piyasa kabul etmeyecek. Maalesef şu anda kredibilite yok.
2) Tartışmasız kabul görecek bir Ekonomi Bakanı. Burada yapılacak en ufak bir "idareten" hatası çok çok pahalıya patlar.

3) Maliye Bakanı muhakkak çok katı ve hiçbir şekilde kuruş harcamadan kaçmaya yeminli, mümkünse bilinen katı bir bürokrat olmalı.
Ne kadar kapısı çalınmaz, ters, suratsız biri olursa o kadar iyi.
Kimseye kuruş yok. (Krediler yükselmeli)

4) Siyasilere düşen ilk iş dışarıdan kaynak girişini sağlayacak yumuşak bir dış siyasal ortam. (İşletme adı altında dış kaynak lazım)
Suriye sorunundaki her pozitif adım bize yarar.

5) Altın ithalatı ve tasarrufu konusu ayrı bir kalem olarak ele alınmalı.
6)KKM için çıkış yok. Muhtemelen stopojdaki istisna Temmuz’da uzar, fakat hazineye ciddi yük, kamu borcunu artırıyor, kamu bütçesi yetmeyecek. Kkm yükü hazine üzerinden alınmalı.
TL mevduat faiz artışı dengeleyici olur.

Aylardır Altın ithalatının hem cari açığı arttırdığını, hem de dolar likiditesini azalttığını görüyoruz.
Ama bunun sonucu tasarruf oranı aslında görünenden çok yüksek.
Onun için sadece sistemdeki rakamlar gerekli cevabı vermiyor.
Fazladan alınan Altın piyasa dönmeli. Seçime ve seçim sonrasına borçlu giren hane halkı ve şirketler için zor günlerin başlangıcındayız. Borçluları zor günler bekliyor, Önümüz bayram, asıl bayram sonrası olanlar olacak, ek vergiler ve zamlarından yağma zamanı, Nakite ulaşmanın zor olacağı ve iğnden ipliğe herşeye zammın geleceği bir döneme girdik. Gereksiz Harcamalardan kaçının. İşin sonunda, O veya bu şekilde, Otomobil, konut gibi konuların bundan etkilenmemesi mümkün değil. Tekrarlıyorum, Nerede şişen fiyat varsa, kredi daralması önce onu vurur. (Alım-satım yavaşlar.)

19.05.2023

--

--

No responses yet