26 Mayıs 2022 TCMB Para Politakası Kararı

İbrahim Polat
2 min readJun 1, 2023

--

Bu politikalar ile 16.38 ‘deki Doları zor tutarsın, 21–22 liraya kadar, rezervin kalmaz. Tcmb bugünki karar ile ekonomi teorisinin dışına çıkmıştır.

Tcmb Para Politikası ile, daha özelde merkez bankası politika faizi ve enflasyon arasındaki ilişki iktisat biliminin kanıtlanmış bulgusudur. Bunu göz ardı edip enflasyonu azdıran, parayı hurda olana satılacak kadar değersiz hale düşürenlerin önemli bir kısmı problemli, Nedensellik ve sonuç ilişkilerini, teknikten kaçınarak anlasilir dilede yazayim tek tek, bildiğim ve analiz ettiğim kadarı ile, yorumlayarak yazmaya çalişiyorum, sonuna kadar okuduğunuzda finansal okur-yazarlik icin bilgilenmiş olacaksınız. Faiz tasarrufun fiyatıdır.
Tasarruf geliri bugün harcamayıp geleceğe ertelemektir.
Faiz beklenen enflasyondan düşükse tüketim artar.
Örnek:
Almak istediğimiz ve fiyatı 100 TL olan malın bir yıl sonra 170 TL olacağını bekliyorsak paramızın en az bu kadar getiri sağlaması gerekir.
Faiz %70’ten düşükse bugün 100 TL borçlanıp mal almak daha cazip olur. Birçok kişi bunu yapmaya yönelirse o kadar üretim olmadığı ve kısa zamanda üretimi artırmak mümkün olmadığı için fiyatlar artar.
Talep çok, arz az!
Piyasada herkes bilir.
Yerçekimi yasası gibi bir gerçek!
“Ne güzel işte böylece üretimi artırmış oluruz” diye atlayanlar şunu göz ardı eder.
Üretimi artırmak için yatırım gerek. Bunun içinse harcama yapılacak. Ayrıca üretimde kullanılan girdiler de var. Ekonominin doğal dengesinin üzerinde yatırım harcaması da enflasyon yaratır.
Hele bir de yatırım için gereken makinelerin ve üretim girdilerinin bir kısmı zorunlu olarak ithal ediliyorsa, bu durumda döviz talebi de artar, dış açık büyür.
Artan enflasyonun yarattığı maliyet artışı kur üzere baskı doğurur. İlave döviz talebi de bunu körükler. Kur artar. Faiz kredinin de fiyatıdır. Olması gerekenden ucuza satılan her şey için olduğu gibi beklenen enflasyonun altındaki faiz de gereksiz ve aşırı kredi talebi oluşturur. Dahası; faiz beklenen enflasyondan düşükse tasarruflar yeteri kadar artmaz.Dışarıdan sermaye akışı da durur.
Aşırı kredi talebi, buna karşılık yetersiz iç ve dış tasarruf finansal dengeleri daha da bozar. Ekonomide gereken kredi ve finansman imkanlarını sağlayacak para bulamazsınız. Bu arada krediye erişebilenler alabildikleri kadar varlık almak ister. Gayrimenkul fiyatları fırlar.Faizi kasten ve dayatmayla enflasyonun altında tutmak emeği ile kazananlardan kredi alabilen ayrıcalıklı azınlığa,
gayrimenkul, otomobil, vb. varlıkları alamayanlardan varlık sahibi kesimlere ekonomik servet aktarımıdır. Yoksuldan kısıp varlıklıya vermek sonucunu doğurur.

26.05.2022

--

--

No responses yet